Bel fıtığı omurga içine sıkışan parçaların verdiği rahatsızlıktan dolayı oluşan fıtık adı verilen bir hastalıkla ortaya çıkmaktadır. Omurga içinde olması gereken sıvının dışarı akması ile birlikte kitlenen omurgalar baskı yaparak ağrıyı farklı yerlere iletmektedir. İlk iletiyi alacak olan bel ve bacaklar ağrıyı hissettiğinde fıtık başlangıcı var demektir. Daha sonraki yıllarda kireçleme olarak daha çok zarar verebilecek ve kalıcı hastalık olarak siz de kalabilecek bu ağrıları çekmek istemiyorsanız sülük tedavisi yaptırmalısınız. Bel fıtığında sülük tedavisi nasıl yapılmaktadır? Her kesin merak etiği asıl soru bu olacaktır. Çünkü bazen iğrenerek baktığımız sülüklerin vücudumuzda hareket etmesi bizi bu konudan uzaklaştırabilir.
Sülük canlı bir varlık olarak doğası gereği salgıladığı maddeler ve beslenme yolu ile vücutta olumlu etkiler yaratmaktadır. Vücutta her yere uygulanabilen sülükler aslında kendi ihtiyaçlarını görmektedir. Ağrıyan bölgeye dikkatle bırakılan sülükler biriken kan ortamını yakaladıktan sonra hızla yapışarak buradaki kanı emmeye başlamaktadır. Emilen kandan haz duyan sülükler işleri bittiğinde tedavinin devam süreci niteliğini taşıyan maddelerini salgılayarak o bölgede yenilenmenin hızlanması için yardımcı olmaktadır. Kirli kanla tıkanan gözeneklerin açılması temiz kanın daha kolay hareket etmesine ve bölgede tahribatın azalmasına neden olacaktır. Çünkü sürekli temiz kanın dolaşması hücreleri yenilenmeye yönelttiği için vücut buna gençleşme olarak tepki verecektir. Bu arada harekete geçen sinirler tedavinin hızlanmasında etkili olacaktır. Bel fıtığı sülük tedavisi nasıl yapılır? Sorusuna net bir yanıt alınca sülük tedavisine olumlu bakacaksınızdır.
Bel fıtığı sülük tedavisi nasıl yapılır? Dediğimizde eskiler hemen kendilerinin dere yataklarında yakaladıkları sülükler ile yaptıkları uygulamaları akıllarına gelecektir. Ancak tıpta kullanılan sülükler daha steril ve diğer hastalıklardan arındırılmış olarak sadece bu tedaviye cevap verebilecek niteliklerde canlılar olarak kullanılmaktadır. Ne kadar yararlı bir canlı olursa olsun yine de doğanın değişmesi ile birlikte onların fizyolojik yapılarında da değişiklikler olacaktı. Bu sebepten her hastalığa yakalayabilme özellikleri olabilir. Vücutta damar yolundaki kanla tam temas halinde olacaklarından bu risk doktorlar tarafından göze alınmamalıdır.