Akupunktur tamamen doğal bir şekilde ilerleyen ve yapılan bir tedavi yöntemidir. Öncelikli olarak şunu unutmamak gerekir ki bu tedavi yöntemi yardımcı ve alternatif bir tedavi yöntemidir.
Akupunkturun tıbbın her alanında uygulanabilme gibi bir özelliğinin olduğunu bilmek gerekir. Kanserden, sigara-alkol ve madde bağımlıklarına, aşırı kilolardan kurtulmadan, diyabete, sindirim sistemi rahatsızlarına kadar hemen her alanda kimi zaman birincil yöntem çoğu zaman ise yardımcı tedavi yöntemi olarak akupunktur karşımıza çıkmaktadır. Özellikle gelişen teknoloji de bu duruma olumlu bir şekilde ön ayak olmaktadır.
Akupunktur felsefesine göre insan vücudu üzerinde sayısı 360 olan nokta bulunmaktadır. Tedavi esnasında bu noktalar kullanılmaktadır. Tedavi sürecinde ise bu noktalardan uygun olan 5 – 10 tanesi kullanılmaktadır. Ancak bu kişiden kişiye değişebilmektedir. Aynı tedavi farklı kişilerde farklı noktalardan yapılabilmektedir.
Kökeni oldukça eski tarihlere kadar dayanan bu tedavi yöntemi gelişen teknolojinin de katkısı ile oldukça geniş bir yelpaze de karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde en sık kullanım alanı bulduğu sigara bırakma, fazla kilolardan kurtulma, sindirim sisteminin hızlanması gibi noktalarda karşımıza daha çok çıkarken, menopozdan tüp bebek tedavisine, selülitten psikolojik travmaların tedavisine kadar, akupunktur yöntemi denildiğinde ön saflarda göze çarpmayan birçok alanda da karşımıza çıkmaktadır.
Özellikle vücudun komuta merkezlerinden birisi olan kulak kepçesinin kullanımıyla bağırsak, mide ve alerjik rahatsızlıklar tedavi edilmektedir. Kulak akupunkturu denilen bu tedavi yöntemiyle yapılan bu tedaviler de sadece iğne değil mandallar ve akupunktur küpeleri de kullanılmaktadır. Ancak bu tür tedavi ihtiyaçlarına sahip rahatsızlıklar sadece iğne veya mandallarla değil lazer tedavisiyle de sonuca varılmaktadır. Bu lazerli tedaviler özellikle acısız, ağrısız bir yöntem olmasından dolayı çocuk hastalar üzerinde daha sık tercih edilmektedir.
Modern tıbbın çok hâkim olamadığı bazı rahatsızlıklarda bile akupunktur tedavisi oldukça etkin olabilmektedir. Tümör, kanser, diyabet, hipertansiyon kalp rahatsızlıkları başta olmak üzere birçok farklı hastalıkta asıl tedavi yöntemi olmasa da, yardımcı tedavi yöntemi olarak kullanılmaktadır. Yardımcı bir yöntem olmasına rağmen tedaviye hatırı sayılır bir katkısı olmaktadır.
