1974 yılında Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından, 1991 yılında ise T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından resmi olarak tedavi yöntemi kabul ettiği akupunktur son yıllarda oldukça popüler bir hale geldi. Latince bir kelime olarak dilimize yerleşen akupunktur, “iğneli uyarım” anlamına gelmektedir. Temelinde ve popüler halinde iğne ile yapılan bir tedavi yöntemi olduğu bilinse de gelişen teknoloji ile artık farklı alt başlıklara da sahip olmuştur. Bu gelişim de akupunkturun kullanım alanını genişletmiş, çok az da olsa olumsuz etki oluşturma olasılığını ortadan kaldırmıştır.
Akupunktur tedavi yöntemi oldukça geniş bir yelpazede hastalara çözüm yolu sunmaktadır. Tıbbın hemen her alanından kullanılmaktadır. Tedavi yöntemleri içerisinde çoğu zaman birincil sırada olmasa da genel anlamda yardımcı bir tedavi yöntemi olarak kullanılmaktadır. Günümüzde en çok kötü alışkanlıkların bağımlılığında kurtulmak için kullanılan akupunktur, aşırı kilolardan kurtulma, migren, sindirim sistemi rahatsızlıkları, kozmetik, boyun ve bel fıtığı, yüz felci, bazı sinir sitemi hastalıkları, astım, kronik akciğer rahatsızlarında etkili ve sık bir şekilde kullanılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nun hazırladığı listede çok daha fazla tedavi yöntemi olarak kabul edildiği hastalık vardır.
En çok kullanılan rahatsızlıkların başında gelen migren tedavisinde hastadaki düşük ağrı eşiği seviyesini yükseltir. Aynı zamanda vücut ve beyin omurilik sıvısında bulunan endorfin, serotinin, histamin, gaba gibi maddelere etki ederek migren ağrısını engeller. Bunlarla birlikte migren tedavisinde yaklaşık yüzde 80’lik bir başarı söz konusudur. Bundan sonra ise aşırı kilolardan kurtulmak isteyen hastaların günümüzdeki ilk tercihleri arasına akupunktur girmiştir. Burada her hangi bir yan etki olmamakla birlikte hastaların tedavi sürecine verdiği tepkiyle süresi de belirlenir. Akupunktur sadece fizyolojik değil psikolojik hastalıklarda da kullanılır. Panik atak için kullanılan yöntemle oldukça başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Gelişen teknoloji ile birçok hastalığa yardımcı yöntem olarak uygulanan akupunktur, aslında belli başlı bazı hastalıklarda uygulanmaz. Bunlarda tedavisi mümkün olmayan amansız hastalıklarda geçerlidir. Bunların dışında bazı hastaların belli dönemlerinde belli yöntemler haricinde hemen herkese ve her hastalığa uygulanabilmektedir.