diore lazer epilasyon teknolojisi istenmeyen tüylerin köklerinde tahribat yaparak yok edilmesinde uygulanan medikal bir yöntemdir. Ülkemizde uygulanan diore lazer uygulamasında 810 nm dalga boyunda lazer ışını ile uygulama gerçekleşmektedir. Alexandrite lazerden daha farklı bir uygulamaya sahip olan diore lazer epilasyon uygulamasında cilt altına aktarılan enerji daha derine iner ve daha fazla etkiye sahiptir. Son zamanlarda adından sıkça söz ettiren bu uygulama yüz bölgesinde sırt bölgesinde kol bölgesinde görülen tüylerin yok edilmesinde başarılı sonuç vermektedir.
Diore lazer epilasyon uygulamasında vücuda verilen ışının neden olduğu melanin vücut tarafından daha hızlı emiliyorsa da, kıl kökünü tahrip etmeye yeterli düzeyde muhafaza edilmektedir. Buda kıl kökünün zayıflamasında etkili olmaktadır. Uygulama sonuncunda ciltte leke bırakma ihtimali zayıf olup, koyu renk cilt türünde bile etkili sonucun alınmasını sağlamaktadır. Diğer lazer uygulamasında olduğu gibi uyanmamış kıl köklerini tetikleme ihtimali bulunmayan diore lazer epilasyon uygulaması, derinlerde bulunan kıl kökleri üzerinde etki yaratmaktadır. Ülkemizde son dönemde hava soğutmalı diore lazer cihazlarının bulunuyor olması sebebi ile ayrıca hava soğutma cihazına ihtiyaç duyulmadan uygulama gerçekleşmektedir.
Diore lezar epilasyon cihazlarındaki pulse süresinin uzun olması esmer tenli kişilerde de epilasyon uygulamasında değerlendirilmesinde etkili olmaktadır. Hasta özellikle yüz sırt ve kol bölgesinde görülen seyrek fakat daha derinlerde kıl köküne sahip olan tüylerin yok edilmesinde diore lazer uygulamasında yararlanabilmektedir.
Lazer uygulamasında her tüy tipi ve her ciltte türü için farklı uygulama ile epilasyon yapılmaktadır. diore lazer epilasyon bu uygulamalardan birisi olup, kendi uygulama alanına hizmet etmektedir. Seyrek ve zayıf tüy tiplerinde etkili olan uygulamanın avantajı etkili olması ve kalıcı sonuç elde edilebilmesidir. Diğer taraftan inatçı ve güçlü tüylerin yok edilmesinde çok tercih edilen bir uygulama değildir. Nedeni olarak ise bu uygulamanın diğer seçeneklere göre daha fazla acı yaratması ve hastanın bu aşamada uygulamayı yarıda bırakma ihtimalinin bulunması gösterilebilir.
